Hamilelikte Omega 3 Kullanımı
Vücudumuzun işlevini tam olarak yerine getirebilmesi için düzenli olarak alınması gereken vitamin, mineral, protein, karbonhidrat, tuz ve yağ gibi maddeler bulunmaktadır. Bu yazımızda özellikle hamilelik döneminde alınması gereken yağ asitlerinden olan omega 3 yağ asidinden bahsedeceğiz. Keyifli okumalar dileriz.
Omega 3 Nedir?
Omega 3; doymamış yağ asitlerinden oluşan yapı taşlarının genel adıdır. Omega 3 tıpkı omega 6 gibi alınması gereken yağ asitlerindendir. Omega 3’ün en etkili yağ asitleri ise EPA (Eikosapentaenoik asit) ve DHA (Doksaheksaenoik asit ) olarak bilinmektedir. Anne karnındaki bebek beyin, sinir ve görme işlevinin gelişimi için yağ asitlerine ihtiyaç duyar. Kalp, dolaşım ve bağışıklık sisteminin sağlıklı gelişmesini sağlamak için omega 3 seviyesinin en ideal düzeyde tutulması çok önemlidir. Dışarıdan besin yolu ile alınması şart olan bu yağ asitleri vücut tarafından maalesef üretilememektedir. Bu sebeple dışarıdan düzenli olarak alınmasına dikkat edilmelidir.
Hamilelikte Omega 3 kullanmaya ne zaman başlanmalıdır?
Tüm insanların yaşamı boyunca omega 3 alması gerekmektedir. Gebelik sürecinde ise bebeğin gelişimini desteklemek için omega 3 alınması daha fazla önem arz etmektedir. Bebeğin beyin gelişminin en hızlı ve en yoğun olduğu dönem olan 3. Trimester dönemi omega 3 yağ asidinin alımının önemli olduğu bir evredir. Anne adaylarına gebeliğin 6.ayından itibaren günlük 250 mg omega 3 alınması tavsiye edilmektedir. Ancak kişinin bünyesine göre değişebilen faktörler gereği günlük alınması gereken vitamin ve mineral değerleriniz ile ilgili en doğru bilgiyi doktorunuzdan almanız önerilmektedir.
Omega 3 Hangi Besinlerde Bulunur?
Özellikle hamile kadınların ve gelişim çağındaki çocukların sağlıklı gelişimleri için çok önemli olan omega 3 vücudumuzda yeterli derecede bulunmaz ve dışarıdan düzenli olarak takviye edilmesi gerekir. Öncelikle doğal gıda yolu ile alınması tavsiye edilen omega 3 yağ asitlerinin gerekli görüldüğü durumlarda ise hap olarak takviyesi alınabilir. Ancak hemen hatırlatalım; her türlü vitamin takviyesi için önce doktorunuz ile görüşmeniz gerekmektedir.
Doğal yollardan omega 3 almak isteyen anne adayları için önerilecek ilk besin grubunda balık çeşitleri yer almaktadır. Balık çeşitleri omega 3 açısından en zengin besin grubudur. Omega 3 yönünden en zengin olan balık çeşitleri ise; somon, ton balığı, ringa balığı, uskumru, sardalya ve hamsi olarak bilinmektedir. Balık tüketiminde dikkat edilmesi gereken hususlar bulunmaktadır. Bu hususlardan ilki ise balıkları mevsiminde ve taze olarak tüketmeye özen göstermektir.
Ayrıca balıkların en sağlıklı yöntemler ile pişirilmesi içindeki vitamin ve mineralleri kaybetmemesi açısından oldukça önemlidir. Dip balıkları en başta cıva gibi zararlı kimyasallara maruz kalmış olabilir. Bu nedenle hamsi gibi küçük balıkların tercih edilmesi daha doğru bir tercih olacaktır. Balık tüketmeyi sevmeyen anne adaylarına doktorları onay verirse balık haplarının kullanılması da alternatif bir öneri olabilir. Balık hapı kullanmasında sakınca görülmeyen anne adaylarına hayvansal omega 3 seviyesi daha yüksek, balığın tüm gövdesinden elde edilmiş olan balık yağı hapı kullanması tavsiye edilir. Balık yağı hapının günlük 300 mg dozunda alınması yeterlidir.
Omega 3 yönünden zengin olan bir diğer besin grubu ise yeşil yapraklı sebzelerdir. Ispanak, kara lahana, pazı, maydanoz, semiz otu, brokoli gibi sebzelerin düzenli olarak tüketilmesi gerekmektedir. Mevsimine uygun ve mümkün mertebe doğal şartlarda yetişmiş olan sebzeler tercih edilmelidir. Sebzeler kullanılmadan önce iyice yıkanmalıdır. Gerekirse yemeğe katılmadan bir süre önce sirkeli su içinde bekletilmelidir.
Ayrıca keten tohumu, yumurta, ay çekirdeği, kırmız et, süt ve süt ürünleri, ceviz, fındık ve soya gibi gıdalar omega 3 yönünden oldukça güçlü besinlerdir.
Hamilelikte Omega 3 Kullanımının Önemi
Yapılan bilimsel çalışmalar sonucunda omega 3 yağ asitlerinin vücut sağlığı için oldukça etkili sonuçlar verdiği ortaya çıkmıştır. Özellikle hamilelik sürecinde omega 3 yönünden zengin besinler ile beslenmek ya da doktorunuz tarafından gerekli görülürse omega 3 takviye hapı kullanmak hem bebeğin anne karnındaki sağlıklı gelişimi için hem de anne adayının genel sağlığı için çok önemsenmektedir.
Omega 3 içeriğinde bulunan Eikosapentaenoik asit en başta kalp & damar sağlığını ve dolaşım sisteminin genel çalışmasını olumlu yönde desteklemektedir. Ayrıca bağışıklık sisteminin oluşumu ve güçlenmesinde de birinci derecede görevlidir. Omega 3 yağ asidinin içinde bulanan diğer değerli bir asit çeşidi de Doksaheksaenoik asididir. Bu asidin anne karnındaki bebeğin beyin & sinir sistemi oluşumu ve gelişimi ile göz dokularının oluşumunda önemli katkıları vardır.
Vücuttaki hormon türevi yapılar olan prostaglin adı verilen maddeler bulunur. Prostaglin maddesi vücuttaki kan dolaşımını sağlama, kan basıncını dengeleme, kan pıhtılaşmasını önleme, böbreklerin ve sindirim sistemininin çalışmasını destekleme gibi etkili görevleri vardır. Ayrıca kalp hastalıklarının görülme riskinin azalmasını sağlamakta ve bilişsel gelişimi de desteklemektedir. Vücutta prostaglin maddesinin dengeli bir şekilde dağılması da omega 3 yağ asitlerinin sayesinde gerçekleşmektedir. Omega 3 yönünden zengin besinler yönünden beslenme yoluyla vücutta oluşumu hızlandırılan prostaglinlerin sağlıklı bir vücut için önemli etkileri vardır. Omega 3 yağ asitleri vücut için oldukça faydalı olan bu prostaglin maddesinin üretiminde çok önemli bir yere sahiptir.
Gebelik sürecinde omega 3 kullanımı öncelikle bebeğe birçok fayda sağladığı bilinmektedir. Bebeğin beyin gelişimi için önemli yağ asitlerinden olan omega 3 ayrıca göz fonksiyonları için de çok önemli bir yere sahiptir. Bunun yanı sıra bebeğin doğum sonraki davranışşal problemlerin görülme riskinin en aza inmesini sağlar. Hamilelik sürecinde beyin gelişimi devam eden bebeğin omega 3 ihtiyacının da sürekli olduğu bilinmektedir.
Gebelik sürecinde gerekli olan seviyede ve düzenli olarak omega 3 yağ asitlerinin alınması erken doğum, sezaryen ile doğum, düşük riski ya da preeklamsi (gebelik zehirlenmesi ) gibi sorunların görülme riskini de önemli oranda ortadan kaldırır. Düzenli olarak alınan Omega 3 bebeğin gelişimine bağlı olarak ideal kiloda olmasına da etki göstermektedir. Yapılan araştırmalar sonucunda yeterli omega 3 almayan anne adaylarında doğum sonrası görülen ‘Lohusa Sendromu’ gibi sinir hastalıklarının ve depresyon riskinin oldukça fazla görüldüğü ortaya çıkmıştır.
Omega 3 eksikliğinde yaşanan sorunlar;
- Hafıza sorunları
- Bağışıklık sisteminde zayıflama
- Yüksek tansiyon sorunları
- Görme fonksiyon bozukluğu
- Erkeklerde infertelite (kısırlık)
- Çocuklarda yetersiz boy ve kilo artışı
- Bebeklerde nörolojik gelişim bozukluğu